Türkçe » Almanca

doğru“ kelimesinin çevirisi Türkçe » Almanca sözlüğünde (Almanca » Türkçe e atla)

I . doğru ZARF

doğru
doğru

II . doğru SıFAT

1. doğru:

doğru

2. doğru (aufrichtig):

doğru

3. doğru:

doğru

III . doğru PRÄP

doğru (örtlich)
doğru (örtlich) -e
gegen +-i hali
doğru (zeitlich) -e
gegen +-i hali

IV . doğru ISIM

1. doğru:

doğru

2. doğru MATEMATIK:

doğru
Gerade dişil
doğru çizgi
Gerade dişil
doğru gitmek (Uhr)

doğru için örnek cümleler

yana doğru
yukarıya doğru
akşama doğru
aşağıya doğru
doğru gitmek (Uhr)
öğlene doğru
doğru çizgi
Gerade dişil

Tek dilli örnekler (PONS yazı işleri tarafından onaylanmamıştır)

Türkçe
Hollanda'daki çalışmalarının kasvetli ruh halinden sıyrılıp çalışmalarına daha parlak bir renk getirmeye başladıkça, çok daha çeşitli ve anlamlı bir yaklaşıma doğru kademeli bir değişiklik oldu.
tr.wikipedia.org
Açık yıldız kümeleri ve küresel yıldız kümeler iki ayrı grup oluştururken, aşırı seyrek bir küresel kümeyle çok zengin bir açık yıldız kümesini karşılaştırmak doğru olmaz.
tr.wikipedia.org
Molaison epizodik ve gerçeklere dayalı bellek edinmedeki yetersizliği ve bazı uzamsal bellek testlerindeki ciddi başarısızlıklarına rağmen oturduğu evin topoğrafik planını detaylı ve doğru biçimde çizebildi.
tr.wikipedia.org
Hamiyetli, doğru, akıllı, tedbirli, sâdik ve köse bir zat idi.
tr.wikipedia.org
Bu işlenmemiş metal parçası, hedefe doğru saniyede iki kilometre hıza uulaştığı tahmin edilmektedir.
tr.wikipedia.org
Söve, binaların dış cephelerinde; bir kapı, pencere ya da girişin yanlarında bulunan ya da çevreleyen, yüzeyden dışa doğru çıkıntılı yapı elemanıdır.
tr.wikipedia.org
Moda tasarımı (gerçek adı "moda, kreasyon"dur) toplumun farklı kesimlerinde, özellikle genç nesilin yenilik ihtiyacını, daha doğru bir ifadeyle yenilikçilik (inovasyon) ; {yenileşim} arayışını karşılamak üzere oluşan endüstirel tasarım alanıdır.
tr.wikipedia.org
Dağ buzulları, diğer durumda buzullaşmamış alanlar daha düşük karlanma hattı yüzünden daha düşük yüksekliklere doğru genişler.
tr.wikipedia.org
Polar çözücü molekülleri, elektrostatik çekim yoluyla molekülün uygun kısmen yüklü bölümünü çözünen maddeye doğru yönlendirebildikleri için polar çözülen maddeleri ve iyonları çözebilir.
tr.wikipedia.org
Suyun peritübüler kılcallara doğru hareketi, filtrasyon sırasında glomerulustaki su kaybından dolayıdır; bu durum kanın kolloid ozmotik basıncını arttırır.
tr.wikipedia.org

Bir kelime, bir kelime grubu veya bir çeviri mi eklemek istiyorsunuz?

Lütfen bize bunu gönderin, geri bildirimiz bizi çok sevindirir!

Sayfayı aç Deutsch | Български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe