Türkçe » Almanca

alışılagelmiş“ kelimesinin çevirisi Türkçe » Almanca sözlüğünde (Almanca » Türkçe e atla)

alışılagelmiş SıFAT

alışılagelmiş
alışılagelmiş

Tek dilli örnekler (PONS yazı işleri tarafından onaylanmamıştır)

Türkçe
Teamül hukuku, bir yerde, grupta, kültürde eskiden beri yapılagelen şeyler, alışılagelmiş şeyler, öteden beri olagelen davranışlar, tutumlar bütünüdür.
tr.wikipedia.org
Patlayıcı kapsülleri ile alışılagelmiş patlama teknikleri kullanılarak işlemin eşzamanlı küçük bir bölüngü ile mikro saniye içinde başarısı hayal kırıklığına uğratıcıydı.
tr.wikipedia.org
Kırk veya elli sene önce burada şehir hayatının alışılagelmiş zevkleri yaşanırdı.
tr.wikipedia.org
PAC’çıların birincil amaçları için kanun koyucuların hoşgörüsünü kazanmak amacıyla politik yelpazenin her iki ucuyla ilgili sorunları desteklemeleri alışılagelmiş bir durumdur.
tr.wikipedia.org
Bu lens iyi bir optik kalite sunar fakat difraktif merceğin güçlü ışık kaynaklarıyla alışılagelmiş lensler kadar iyi performans göstermeyeceğinin de bilinmesi gerekir.
tr.wikipedia.org
En alışılagelmiş, ilk akla gelen şekli 2 ip ve bir tahta parçasından oluşur.
tr.wikipedia.org
Bu sayede her ne kadar daha ağır ve alışılagelmiş lenslere göre daha pahalı olsa da daha kompakt bir tasarıma sahip olması sağlanmıştır.
tr.wikipedia.org
Bu kavramı din bilimi alışılagelmiş tipolojide tanımlar ve belli yollarla dinsel formda karakterize eder.
tr.wikipedia.org
Paul kitabında bir kelimenin normal anlamından, yani alışılagelmiş kendi anlamından bir de nedensel anlamından, yani her bir dilin olasılıklarından kaynaklanabilecek anlamlarından söz etmektedir.
tr.wikipedia.org
Alışılagelmiş süpernova patlamalarına kıyasla çok daha fazla enerji ve gama ışını yaymaktadırlar.
tr.wikipedia.org

Bir kelime, bir kelime grubu veya bir çeviri mi eklemek istiyorsunuz?

Lütfen bize bunu gönderin, geri bildirimiz bizi çok sevindirir!

Sayfayı aç Deutsch | Български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe