„etmeyen“ kelimesinin çevirisi Almanca » Türkçe sözlüğünde

unbefriedigend

hoşnut [oder tatmin] etmeyen

unerheblich

bir şey ifade etmeyen für: için

geschlossen (Gesellschaft)

dışarıdan kimseyi kabul etmeyen

Tek dilli örnekler (PONS yazı işleri tarafından onaylanmamıştır)

Türkçe

Toplumda hoş karşılanan bir misafir olmasına rağmen, aslında, elbisesiyle modaya ayak uydurmak için hiçbir çaba sarf etmeyen edebi bir münzevi idi.

tr.wikipedia.org

Bunun gibi, hiçbir şey ifade etmeyen bağlaç ve ilgeçlerin olduğu anlatımlarda da durum böyledir.

tr.wikipedia.org

Bu dönemde manastır erbapları olan keşişler dinî kimliklerini temsil etmeyen sıradan elbiseler giymeye, kimileri ise evlenmeye ve manastırlardan ayrılmaya zorlandılar.

tr.wikipedia.org

Tümörü infiltre eden lenfosit sağaltımından önce hastalara, yerel lenfositlerin yanıtlarını baskılayıp onları tüketmek için iliği yok etmeyen kemoterapi yapılır.

tr.wikipedia.org

Son ölçüm, çocuğun rol modeli davranışını doğrudan taklit etmeyen saldırganlık biçimlerini içeriyordu.

tr.wikipedia.org

Hırslı, hiçbir zaman pes etmeyen ve kaybetmek nedir hiç bilemeyen bir adamı harika canlandırmıştır.

tr.wikipedia.org

Duyarlı bir anlatımla ele aldığı bu resimlerinde izlenimci renk anlayışını kompozisyonun bütünselliğini yok etmeyen bir ayrıntı işçiliğiyle birleştirdi.

tr.wikipedia.org

Mısır’daki bu yüksek oran, doğru olarak sterilize edilmeyen cam şırıngalar kullanılarak, artık devam etmeyen şistozomiyaza karşı kitlesel tedavi kampanyasına bağlıdır.

tr.wikipedia.org

Bir önerme ifade etmenin ne anlama geldiğiyle ilgili daha iyi bir fikir edinmek için, önerme ifade etmeyen bir cümle incelenebilir.

tr.wikipedia.org

Kalbi ile tasdik edip dili ile ikrâr etmeyen veya dili ile inkâr eden kişi dünyada kâfir olarak anılır ve bu şekilde ele alınır.

tr.wikipedia.org