„temposu“ kelimesinin çevirisi Almanca » Türkçe sözlüğünde

(Türkçe » Almanca e atla)

schnelllebig

temposu hızlı (dönem vs)

Tek dilli örnekler (PONS yazı işleri tarafından onaylanmamıştır)

Türkçe

Bu gerçekten korkutucu bir karardı çünkü yapmayı planladığı şey teknik açıdan çok ağırdı ve uzun aylar boyunca neredeyse insan üstü bir çalışma temposu gerektiriyordu.

tr.wikipedia.org

Grup, parçayı dinledikten sonra, albümde birçok balad yer almasından ötürü şarkının temposu grup tarafından artırıldı.

tr.wikipedia.org

Hollywood'un altın döneminde çekilmiş bu naif film çok hızlı temposu, gerçekçi kılıç sahneleri ve dolambaçsız sade aşk öyküsüyle bugünün bilgisayar destekli yapım teknikleriyle bile başarılması mümkün olmayan bir inandırıcılık sergilemektedir.

tr.wikipedia.org

Bu yoğun çalışma temposu sağlığını bozduğu için 1853’te çalışmalarına 6 ay kadar ara vermek zorunda kaldı.

tr.wikipedia.org

Sovyet programın temposu ele alınarak üretebildikleri uranyum miktarını öncelik olarak aldığında bilimciler tarafından bunun ne kadar zamanda kurtarıldığını varsaymak zordu.

tr.wikipedia.org

Lost, üçüncü sezonun eleştirileriyle başladı; fakat dördüncü sezon, flashforwardları, temposu ve yeni karakterleriyle övgü aldı.

tr.wikipedia.org