„vücuda“ kelimesinin çevirisi Almanca » Türkçe sözlüğünde

körpereigen

vücuda ait

sitzen

(vücuda iyi) oturmak

dem Körper Nahrung zuführen

vücuda besin vermek

hauteng

vücuda oturan, pek dar

Tek dilli örnekler (PONS yazı işleri tarafından onaylanmamıştır)

Türkçe

Hamamda fazla kalmak, sıcaktan soğuğa, soğuktan sıcağa zaman zaman çıkmak da vücuda zararlı olabilir.

tr.wikipedia.org

Geçmiş, günümüz ve hayal dünyası, düşüncelerimi ve fikirlerimi bir araya getirip vücuda, toprağa ve dile karşılık ve referans vermektedir.

tr.wikipedia.org

Birkaç ay sonra yağ, tipik olarak vücuda geri döner ve vücuda yeniden dağılır.

tr.wikipedia.org

Hastalıkta bağırsaklar görevlerini tam olarak yerine getiremediği için, bazı vitamin, yağ ve mineraller vücuda alınamamaktadır.

tr.wikipedia.org

Kulaç, yüzme esnasında vücuda hareket ve hız kazandırmak amacıyla yapılan el ve kol hareketidir.

tr.wikipedia.org

Bir sinyali tüm vücuda iletmek için dolaşım sistemine girebilirler.

tr.wikipedia.org

Küllerin vücuda getirdiği dik duvarlar içinde andezit-bazalt ve tüf blokları kolayca görülmektedir.

tr.wikipedia.org

Cinsel davranış ya güvenli olabilir (öpüşme, sarılma, masaj, vücuttan vücuda sürtünme, karşılıklı mastürbasyon, teşhircilik, telefonda seks ve ayrı seks oyuncaklarının kullanımı), muhtemelen güvenli olabilir (prezervatif kullanımı), güvensiz olabilir.

tr.wikipedia.org

Vücuda uygulanan temel, genellikle "vücut boyama" veya "vücut makyajı" olarak adlandırılır.

tr.wikipedia.org

Uzun, kaslı uzuvları ve esnek parmakları olan ince bir vücuda sahip olarak hem yürümeye hem de tırmanmaya uyarlanmıştır.

tr.wikipedia.org