Türkçe » Almanca

savunucusu“ kelimesinin çevirisi Türkçe » Almanca sözlüğünde (Almanca » Türkçe e atla)

insan hakları savunucusu
Menschenrechtsaktivist(in) eril (dişil)
Almanca » Türkçe

savunucusu“ kelimesinin çevirisi Almanca » Türkçe sözlüğünde (Türkçe » Almanca e atla)

Tek dilli örnekler (PONS yazı işleri tarafından onaylanmamıştır)

Türkçe
Genel ahlak anlayışının karşısında bireysel özgürlüklerin savunucusu oldu.
tr.wikipedia.org
Wright tekniğin bir savunucusu değildi ve "sonunda bazı bongolarla ve bu oluğa dahil ettiğimiz hi-hat'ın üzerine yerleştirilen daha küçük davullarla yaralandıklarını" söyledi.
tr.wikipedia.org
Bu özdeyiş hedonist felsefenin bir savunucusu gibi gözükse de aslında gelecek hakkında endişelenmek yerine yaşanılan anın değerine vurgulamak için yapılan bir uyarıdır.
tr.wikipedia.org
Bütün bu ilişkiler ağı ve içine doğulan simgesel düzen, kadınları, toplumun ve kültürün zorunlu kabul edicisi, savunucusu ve taşıyıcısı durumuna getirmektedir.
tr.wikipedia.org
Gorgias, kendisini bir görecelikle sınırlamayarak, gerçek bir hiççiliğin ve kuşkuculuğun savunucusu olmuştur.
tr.wikipedia.org
Fikir ve ifade özgürlüğü aktivisti ve insan hakları savunucusu olarak uzun yıllar bu yolda mücadele vermiştir.
tr.wikipedia.org
Lacan öncelikle bu adımların takipçisi ve savunucusu olmuştur.
tr.wikipedia.org
Cibali'nin partisi reformcu kanat savunucusu olarak kabul edilir.
tr.wikipedia.org
Bunlardan en önemlisi filmin terörizm karşıtı değil aksine terörizm savunucusu bir tavır takınması iddiasıydı.
tr.wikipedia.org
Nedensel dışlama bir fizikalizm savunucusu değilseniz zihinsel nedensellik için bir problem oluşturmaz.
tr.wikipedia.org

Bir kelime, bir kelime grubu veya bir çeviri mi eklemek istiyorsunuz?

Lütfen bize bunu gönderin, geri bildirimiz bizi çok sevindirir!

Sayfayı aç Deutsch | Български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe