„elinden“ kelimesinin çevirisi Türkçe » Almanca sözlüğünde

(Almanca » Türkçe e atla)

elinden almak -in -i

wegnehmen jdm etw

elinden geleni yapmak

sein Bestes tun

elinden geleni yapmak mecazi

alle Hebel in Bewegung setzen

„elinden“ kelimesinin çevirisi Almanca » Türkçe sözlüğünde

(Türkçe » Almanca e atla)

berauben

elinden almak gen -i-in

sein Äußerstes tun

elinden geleni yapmak

enteignen jdn

mülkiyetini elinden almak -in

entziehen jdm etw

elinden almak -in -i

entreißen jdm etw

kapmak -in elinden -i

jemandem entgleiten

biri(si)nin elinden kaymak/kaçmak

menschenmöglich

bir insanın elinden gelen

sein Bestes tun

elinden geleni yapmak

sein Bestes tun

elinden geleni yapmak

abspenstig machen

müşterilerini vs elinden almak akk -in

entwischen

elinden kaçıp gitmek -in

entmachten

elinden iktidarı almak -in

jemanden seiner Freiheit berauben übtr

biri(si)nin özgürlüğünü elinden almak

danebengreifen (beim Fangen etc)

(elinden) kaçırmak, tutamamak

jdm etw nehmen

bir şeyi birinin elinden almak

Tek dilli örnekler (PONS yazı işleri tarafından onaylanmamıştır)

Türkçe

Mesut'un başına bela gelmemesi için elinden geleni yapmaktadır ve başarılı olmaktadır.

tr.wikipedia.org

Bu tarz çıkrıkların tahriği kullanıcının elinden ziyade ayağı yardımıyladır.

tr.wikipedia.org

Ruhlara hükmeden, günah ve sevapları hesaplayan, dünya ve âhiret işlerini elinden geçiren odur.

tr.wikipedia.org

Yeni kanun 250.000 ila 300.000 arasında seçmenin oy verme hakkını elinden alıyordu.

tr.wikipedia.org

Vahşi hayvanların yani günahlarının ve nefsinin kötü isteklerinin elinden kaçmayı, doğru yola ulaşmayı, dağın arkasında parlayan güneş ile simgelenen ilahi kurtuluşa ermeyi murat eder.

tr.wikipedia.org

Chrysippus, kendisine ait olan katı nedensellik rasyonel doktrini ile batıl olanı uzlaştırmak için elinden geleni yaptı.

tr.wikipedia.org

MUKAL çeşitli proje şenlikleri ve yarışmalarını da takip edip, elinden geldiğince bunlara katılım göstermektedir.

tr.wikipedia.org

Bağımsız kuvvetlerin haklarını elinden alarak olası büyük ölçekli ayaklanmaları önlemek amacıyla fiilen dağıtarak güçlerini azalttı ve ulusal ordunun sayısını etkili bir biçimde artırdı.

tr.wikipedia.org

Kişinin, bu zorunluluğa tabii âlemin içinden herhangi bir güce tutunması, bu güç elinden gittiğinde umutsuzluğa kapılmasına neden olur.

tr.wikipedia.org

Bilim insanlarının büyük çoğunluğu yıkımların insan elinden çıktığı konusunda hemfikirdir.

tr.wikipedia.org