PONS.com'u nasıl kullanmak istersin?

PONS Pur veya PONS Translate Pro'ya abone oldun mu?

Reklam ile PONS

PONS.com'u her zamanki gibi reklam izlemesi ve reklamlarla ziyaret edin.

İzlemeye ilişkin bilgileri veri koruma bilgilerinde ve gizlilik ayarlarında bulabilirsin.

PONS Pur

Üçüncü şahıslar tarafından reklam olmadan

Reklam izleme olmadan

Şimdi abone ol

PONS.com için ücretsiz bir kullanıcı hesabın olduğu takdirde, PONS Pur'a abone olabilirsin.

We process your data to deliver content or advertisements and measure the delivery of such content or advertisements to extract insights about our website. We share this information with our partners on the basis of consent and legitimate interest. You may exercise your right to consent or object to a legitimate interest, based on a specific purpose below or at a partner level in the link under each purpose. These choices will be signaled to our vendors participating in the Transparency and Consent Framework.

Cookies, device or similar online identifiers (e.g. login-based identifiers, randomly assigned identifiers, network based identifiers) together with other information (e.g. browser type and information, language, screen size, supported technologies etc.) can be stored or read on your device to recognise it each time it connects to an app or to a website, for one or several of the purposes presented here.

Advertising and content can be personalised based on your profile. Your activity on this service can be used to build or improve a profile about you for personalised advertising and content. Advertising and content performance can be measured. Reports can be generated based on your activity and those of others. Your activity on this service can help develop and improve products and services.

KünyeVeri korumaGizlilik ayarları
Produktionsfaktors
bırakır

I. lassen <lässt, ließ, gelassen> FIIL geçişli fiil

lassen etw/jdn
bırakmak -i
jdn in Ruhe lassen
birini rahat bırakmak
sich Zeit lassen
acele etmemek
lass das!
yapma!

II. lassen <lässt, ließ, gelassen> Hilfsverb

jdn etw tun lassen (erlauben)
birinin bir şeyi yapmasına izin vermek
jdn etw tun lassen (ermöglichen)
birinin bir şeyi yapmasına engel olmamak
jdn etw tun lassen (veranlassen: Kausativ)
birine bir şeyi yaptırmak
jdn etw wissen lassen
birine bir şeyi bildirmek
ich habe mir sagen lassen, dass
bana anlattılar ki ...
lasst uns tanzen
dans edelim

fallen lassen

fallen lassen
bırakmak
fallen lassen (Teller etc)
düşürmek
fallen lassen (aufgeben)
vazgeçmek -den

hängen lassen FIIL trans

hängen lassen
asılı bırakmak
jemanden hängen lassen ugs
biri(si)ni yüzüstü bırakmak
sich hängen lassen
kendini koy(u)vermek

sitzen lassen

1. sitzen lassen (Freundin etc ):

sitzen lassen
yüzüstü bırakmak -i

ifade tarzları:

das lasse ich nicht auf mir sitzen!
ben bu lafın vs altında kalmam!

stehen lassen FIIL trans

stehen lassen
bırakmak
stehen lassen (Essen)
dokunmamak
stehen lassen (Schirm)
unutmak
das kann man so nicht stehen lassen
bu böylece kabul edilemez
jemanden stehen lassen
biri(si)ni bırakıp gitmek
alles stehen und liegen lassen
her şeyi bırakıp gitmek
sich (dat) einen Bart stehen lassen
sakal bırakmak

übrig lassen FIIL trans

übrig lassen
artık bırakmak, hepsini tüketmemek
viel zu wünschen übrig lassen
çok eksiği var/olmak
nichts zu wünschen übrig lassen
hiç eksiği yok/olmamak
Präsens
ichlasse
dulässt
er/sie/eslässt
wirlassen
ihrlasst
sielassen
Präteritum
ichließ
duließt / yüksek ifade tarzı ließest
er/sie/esließ
wirließen
ihrließt
sieließen
Perfekt
ichhabegelassen
duhastgelassen
er/sie/eshatgelassen
wirhabengelassen
ihrhabtgelassen
siehabengelassen
Plusquamperfekt
ichhattegelassen
duhattestgelassen
er/sie/eshattegelassen
wirhattengelassen
ihrhattetgelassen
siehattengelassen
Daha fazla fiil tablosuna bakın

PONS OpenDict

Bir kelime, bir kelime grubu veya bir çeviri mi eklemek istiyorsunuz?

Lütfen PONS OpenDict için yeni bir giriş gönderin. Gönderilen öneriler PONS editörleri tarafından incelenir ve sonuçlara uygun şekilde dahil edilir.

Madde ekle

PONS sözlüğünden örnekler (yazı işleri tarafından onaylanmıştır)

das lasse ich mir nicht bieten
bunu kendime söyletmem/yaptırmam
das lasse ich nicht auf mir sitzen!
ben bu lafın vs altında kalmam!

Tek dilli örnekler (PONS yazı işleri tarafından onaylanmamıştır)

Die von ihr angekündigte ideologiekritische Sichtweise lasse sie selber stark vermissen.
de.wikipedia.org
So lasse sich in den Werken eine Metaebene finden, die viele Referenzen zu anderen Werken beinhalte.
de.wikipedia.org
Lasse ich mir dabei etwas zuschulden kommen, möge man es mir verzeihen.
de.wikipedia.org
Der Regisseur lasse die menschliche Seite des Revolutionärs aus.
de.wikipedia.org
You Are Not Alone, von Ernst Johansen & Lasse Nielsen, 1978), Mig og Charly (engl.
de.wikipedia.org

Sözlükte ara