„yapılan“ kelimesinin çevirisi Almanca » Türkçe sözlüğünde

säuberlich

özenle yapılan

sofortige(r, s)

derhal yapılan

überstürzt

düşüncesizce [oder aceleyle] yapılan

Leistung

yapılan iş

manuell

elle yapılan

nachträglich

sonradan yapılan

übereilt

düşüncesizce [oder aceleyle] yapılan

Jubilar

jübilesi yapılan

erfahrungsgemäß

yapılan tecrübelere göre

Poetry-Slam

sahnede yapılan şiir yarışması

Selbsttest

kendi kendine yapılan test

Wunschkind cinssiz

isteyerek yapılan çocuk

namentlich

adla çağrılarak yapılan

Tierversuch

hayvanlarla yapılan deney

Waffeleisen

gofret yapılan alet

Tek dilli örnekler (PONS yazı işleri tarafından onaylanmamıştır)

Türkçe

Bedenlenmiş öğrenim üzerine yapılan araştırmalar, öğrenme etkinliklerini sürükleyici deneyimlere dönüştürmek için genellikle sanal gerçeklik, karma gerçeklik veya hareket yakalama gibi eğitim teknolojilerini kullanır.

tr.wikipedia.org

Külebi 90'larda İtalya'da yapılan geniş kapsamlı bir şiir yarışmasına tek onur konuğu olarak çağrılmıştır.

tr.wikipedia.org

Peşkir, büyük mendil biçiminde pamuk veya keten kumaştan yapılan bez veya ince, geniş havlu.

tr.wikipedia.org

Kasabaya özgü keçi kılından ve yünden yapılan kilim dokumacılığı, heybe, süs torbası dokuması yapılmaktadır.

tr.wikipedia.org

Havalimanındaki ilave olarak yapılan büyümenin yeni uydu terminalleriyle 2012'de bitmesi planlanmıştır.

tr.wikipedia.org

Eğitimin asıl önemsediği ve eğitim hakkında yapılan bilimsel araştırmaların asıl odaklandığı nokta savaşta emirleri sorgulamadan kabul edecek itaatkar askerler yetiştirmenin en iyi yolunun ne olduğuydu.

tr.wikipedia.org

Plastik kelepçe, plastik kayışlardan yapılan ve eller için fiziksel kısıtlama getiren bir tür kelepçe.

tr.wikipedia.org

Masaj salonlarındaki tabirle, masöz tarafından; masajın bir parçası olarak veya masajdan sonra yapılan elle muameleye "mutlu son" denir.

tr.wikipedia.org

Yarışmanın monotonluğunda yapılan bu hareket o kadar etkileyiciydi ki müzisyenler bile kendilerine gelmişti.

tr.wikipedia.org

Kant, o güne kadar yapılan teodise savunularının felsefi olarak yetersiz olduğunu göstermiş, onları sert şekilde eleştirmiş, ancak kendisi de sorunu çözecek bir açıklama yapmayıp, sorunun çözülemez olduğunu ileri sürmüştür.

tr.wikipedia.org