Tarayıcınızda JavaScript etkin değil. Etkinleştirdiğiniz takdirde hem kelime antrenörünü hem de PONS.eu'daki diğer geliştirilmiş işlevleri kullanabilirsiniz.

Almanca » İngilizce

Almanca e atla)

Tüm sonuçları göster

fres·sen: I. Geçişsiz fiil II. Geçişli fiil III. Dönüşlü fiil
Fres·sen: İsim
Fres·se: İsim

I . fres·sen <frisst, fraß, gefressen> [ˈfrɛsn̩] FIIL geçişsiz fiil

1. fressen (Nahrung verzehren):

[aus etw -e hali/von etw -e hali] fressen Tiere

to eat [or feed] [out of/from sth]

2. fressen küçümseyici kaba (in sich hineinschlingen):

[gierig] fressen

to guzzle konuşma diline özgü

[gierig] fressen

to scoff konuşma diline özgü

für drei fressen

to eat enough for a whole army konuşma diline özgü

3. fressen mecazi (langsam zerstören):

[an etw -e hali] fressen

to eat away at sth [or into]

[an etw -e hali] fressen

to attack sth

4. fressen mecazi yüksek ifade tarzı (an jdm nagen):

in jdm fressen

to eat [or gnaw] at sb

II . fres·sen <frisst, fraß, gefressen> [ˈfrɛsn̩] FIIL geçişli fiil

1. fressen (Nahrung verzehren) Tiere:

etw fressen

to eat sth

etw fressen (sich ernähren von)

to feed on sth

etw leer fressen

to lick sth clean

etw zu fressen bekommen [o. kriegen] küçümseyici konuşma diline özgü (bei Menschen)

to get [or be given] sth to eat

2. fressen küçümseyici kaba (in sich hineinschlingen):

etw fressen

to scoff [or guzzle] sth konuşma diline özgü

3. fressen mecazi (verbrauchen):

etw fressen

to gobble up sth ayrılabilir konuşma diline özgü

Benzin/Öl fressen

to gobble up ayrılabilir [or guzzle] petrol/oil konuşma diline özgü

[viel] Geld fressen Anschaffungen, Vorhaben

sth is swallowing [up ayrılabilir ] [a lot of] money

ifade tarzları:

jdn ansehen, als ob man ihn/sie fressen will konuşma diline özgü

to look daggers at sb Brit

jdn ansehen, als ob man ihn/sie fressen will konuşma diline özgü

to give sb a murderous look

jdn zum Fressen gernhaben konuşma diline özgü

sb is good enough to eat konuşma diline özgü

jdn/etw gefressen haben konuşma diline özgü

to have had one's fill with sb/sth

jdn/etw gefressen haben konuşma diline özgü

to have had just about as much as one can take of sb/sth

endlich hat sie/er... es gefressen! konuşma diline özgü

she/he... got there [or it] at last!

endlich hat sie/er... es gefressen! konuşma diline özgü

at last the penny's dropped! Brit

ich werd dich schon nicht gleich fressen konuşma diline özgü

I'm not going to eat you konuşma diline özgü

III . fres·sen <frisst, fraß, gefressen> [ˈfrɛsn̩] FIIL dönüşlü fiil

1. fressen mecazi (sich vorarbeiten):

sich -i hali in etw -i hali/durch etw -i hali fressen

to work into/through sth

2. fressen mecazi (langsam zerstören):

sich -i hali durch etw -i hali fressen

to eat through sth

3. fressen (Nahrung aufnehmen):

sich -i hali satt fressen

to eat one's fill

sich -i hali satt fressen

to gorge oneself

sich -i hali satt fressen (Menschen a.)

to stuff oneself

Fres·sen <-s> [ˈfrɛsn̩] ISIM cinssiz kein çoğul

1. Fressen (Tierfutter):

Fressen

food

2. Fressen küçümseyici argo:

Fressen (Fraß)

muck konuşma diline özgü

Fressen (Fraß)

yuk Brit konuşma diline özgü

Fressen (Festessen)

blowout konuşma diline özgü

Fressen (Festessen)

nosh-up Brit konuşma diline özgü

ifade tarzları:

ein gefundenes Fressen für jdn sein konuşma diline özgü

to be handed to sb on a plate

Fres·se <-, -n> [ˈfrɛsə] ISIM dişil kaba

1. Fresse (Mund):

Fresse

gob Brit argo

Fresse

trap argo

Fresse

cakehole Brit argo

2. Fresse (Gesicht):

Fresse

mug konuşma diline özgü

Fresse

phiz[og] Brit argo

ifade tarzları:

auf die Fresse fallen kaba

to fall flat on one's face a. mecazi

eine große Fresse haben

to shoot one's mouth off argo

eine große Fresse haben

to be a loudmouth konuşma diline özgü

die Fresse halten

to shut one's gob Brit argo [or argo face] [or argo mouth]

halt die Fresse!

shut your face!

jdm eins [o. was] in die Fresse hauen, jdm die Fresse polieren

to smash sb's face in konuşma diline özgü

ach du meine Fresse!

Jesus [or mizahi argo Jesus H.] Christ!

PONS sözlüğünden örnekler (yazı işleri tarafından onaylanmıştır)

[gierig] fressen

to guzzle konuşma diline özgü

sich -i hali satt fressen

to gorge oneself

jdn zum Fressen gernhaben konuşma diline özgü

sb is good enough to eat konuşma diline özgü

etw kahl fressen

to strip sth bare

etw leer fressen

to lick sth clean

[viel] Geld fressen Anschaffungen, Vorhaben

sth is swallowing [up ayrılabilir ] [a lot of] money

für drei fressen

to eat enough for a whole army konuşma diline özgü

Benzin/Öl fressen

to gobble up ayrılabilir [or guzzle] petrol/oil konuşma diline özgü

Daha fazla göster

sich -i hali durch etw -i hali fressen

to eat through sth

[aus etw -e hali/von etw -e hali] fressen Tiere

to eat [or feed] [out of/from sth]

jdm aus der Hand fressen konuşma diline özgü

to eat out of sb's hand

etw zu fressen bekommen [o. kriegen] küçümseyici konuşma diline özgü (bei Menschen)

to get [or be given] sth to eat

ein gefundenes Fressen für jdn sein konuşma diline özgü

to be handed to sb on a plate

jdm die Haare vom Kopf fressen konuşma diline özgü

to eat sb out of house and home konuşma diline özgü

ich werd dich schon nicht gleich fressen konuşma diline özgü

I'm not going to eat you konuşma diline özgü

sich -i hali in etw -i hali/durch etw -i hali fressen

to work into/through sth

Daha az göster

İnternetten örnekler (PONS yazı işleri tarafından onaylanmamıştır)

„ Der Kommunismus ist wie der Glaube der alten Azteken :

Er frisst Blut“, zeigt Ruge Distanz zum politischen System.

Das Leben und Handeln und die Motivation der Figuren erzählt der Autor intensiv verdichtet.

www.goethe.de

With sentences such as “ Communism is like the faith of the ancient Aztecs :

It guzzles blood”, Ruge shows his distance to the political system.

He narrates the life, actions and motivation of the characters with condensed intensity.

www.goethe.de

Wer genügend Abstand zum Vordermann hält, ist sicherer unterwegs und kann Geschwindigkeitsunterschiede eleganter ausgleichen.

Häufiges Bremsen und Gasgeben frisst Sprit.

Die passende Geschwindigkeit wählen:

www.energyglobe.com

If you maintain sufficient distance from the car ahead, you drive more safely and can adjust to speed differences more elegantly.

Frequent braking and acceleration guzzle fuel.

Select the best suitable speed:

www.energyglobe.com

Bir kelime, bir kelime grubu veya bir çeviri mi eklemek istiyorsunuz?

Bize yeni bir kelime gönderebilir.

Sözlükte ara

Almanca

„fressen“ kelimesinin çevirisi Almanca » İngilizce sözlüğünde (İngilizce » Almanca e atla)

I . fres·sen <frisst, fraß, gefressen> [ˈfrɛsn̩] FIIL geçişsiz fiil

1. fressen (Nahrung verzehren):

2. fressen küçümseyici kaba (in sich hineinschlingen):

3. fressen mecazi (langsam zerstören):

4. fressen mecazi yüksek ifade tarzı (an jdm nagen):

II . fres·sen <frisst, fraß, gefressen> [ˈfrɛsn̩] FIIL geçişli fiil

1. fressen (Nahrung verzehren) Tiere:

2. fressen küçümseyici kaba (in sich hineinschlingen):

3. fressen mecazi (verbrauchen):

ifade tarzları:

III . fres·sen <frisst, fraß, gefressen> [ˈfrɛsn̩] FIIL dönüşlü fiil

1. fressen mecazi (sich vorarbeiten):

2. fressen mecazi (langsam zerstören):

3. fressen (Nahrung aufnehmen):

Fres·sen <-s> [ˈfrɛsn̩] ISIM cinssiz kein çoğul

1. Fressen (Tierfutter):

2. Fressen küçümseyici argo:

ifade tarzları:

Fres·se <-, -n> [ˈfrɛsə] ISIM dişil kaba

1. Fresse (Mund):

2. Fresse (Gesicht):

ifade tarzları:

PONS sözlüğünden örnekler (yazı işleri tarafından onaylanmıştır)

İnternetten örnekler (PONS yazı işleri tarafından onaylanmamıştır)

Sözlükte ara

Diğer dillerde ara: "fressen"

"fressen" tek dilli Almanca sözlüklerinde

ich	fresse
du	frisst
er/sie/es	frisst
wir	fressen
ihr	fresst
sie	fressen

„fressen“ kelimesinin çevirisi Almanca » İngilizce sözlüğünde (İngilizce » Almanca e atla)

I . fres·sen <frisst, fraß, gefressen> [ˈfrɛsn̩] FIIL geçişsiz fiil

1. fressen (Nahrung verzehren):

2. fressen küçümseyici kaba (in sich hineinschlingen):

3. fressen mecazi (langsam zerstören):

4. fressen mecazi yüksek ifade tarzı (an jdm nagen):

II . fres·sen <frisst, fraß, gefressen> [ˈfrɛsn̩] FIIL geçişli fiil

1. fressen (Nahrung verzehren) Tiere:

2. fressen küçümseyici kaba (in sich hineinschlingen):

3. fressen mecazi (verbrauchen):

ifade tarzları:

III . fres·sen <frisst, fraß, gefressen> [ˈfrɛsn̩] FIIL dönüşlü fiil

1. fressen mecazi (sich vorarbeiten):

2. fressen mecazi (langsam zerstören):

3. fressen (Nahrung aufnehmen):

Fres·sen <-s> [ˈfrɛsn̩] ISIM cinssiz kein çoğul

1. Fressen (Tierfutter):

2. Fressen küçümseyici argo:

ifade tarzları:

Fres·se <-, -n> [ˈfrɛsə] ISIM dişil kaba

1. Fresse (Mund):

2. Fresse (Gesicht):

ifade tarzları:

PONS sözlüğünden örnekler (yazı işleri tarafından onaylanmıştır)

İnternetten örnekler (PONS yazı işleri tarafından onaylanmamıştır)

Sözlükte ara

Diğer dillerde ara: "fressen"

"fressen" tek dilli Almanca sözlüklerinde

Daha ayrıntılı bilgi için bağlantılar

Geri bildirim

Kelime antrenörü

Synonyms

Arama geçmişim