Tarayıcınızda JavaScript etkin değil. Etkinleştirdiğiniz takdirde hem kelime antrenörünü hem de PONS.eu'daki diğer geliştirilmiş işlevleri kullanabilirsiniz.

Almanca » Türkçe

„inslag“ kelimesinin çevirisi Almanca » Türkçe sözlüğünde

(Türkçe » Almanca e atla)

Tüm sonuçları göster

Einschlag: İsim
instand: Sıfat ve Belirteç
zinslos: Sıfat ve Belirteç
Auslage: İsim
infrage: Belirteç
Eintrag: İsim
Steinschlag: İsim
Belag: İsim
Schlag: İsim
Verlag: İsim
Jetlag: İsim
ins: İlgeç
lag: Geçişsiz fiil

Benzer yazılışta sonuçlara bakıyorsunuz: Einschlag , Eintrag , infrage , Auslage , zinslos , instand , Steinschlag , lag , ins , Jetlag , Verlag , Schlag ve Belag

Einschlag ISIM eril (Blitz)

yıldırım düşmesi

instand SıFAT, in Stand SıFAT

instand halten etw

bakımını yapmak -in

instand halten etw

korumak -i

instand halten etw

bakmak -e

zinslos SıFAT ZARF

Auslage ISIM dişil

1. Auslage (Laden-):

2. Auslage (Geld):

infrage ZARF

infrage kommen

söz konusu olmak

infrage stellen (hinterfragen)

infrage stellen (gefährden)

tehlikeye atmak

Eintrag <-s, Einträge> ISIM m

Eintrag WIRTSCH

Steinschlag ISIM eril

Steinschlag

Belag <-s, Beläge> ISIM m

Belag (Schicht)

Belag (Fußbodenbelag)

Belag (Straßenbelag)

Belag (Bremsbelag)

Belag (Zungenbelag)

pas

Belag (auf Zahn)

Belag (auf Brot)

ekmek üzerine sürülen tereyağı, konan peynir vs

Schlag ISIM eril

1. Schlag (allgemein):

Schlag auch mecazi

darbe

2. Schlag (Ohrfeige):

tokat

sille

3. Schlag mecazi (Art, Wesen):

cins

tür

4. Schlag (Schlaganfall):

inme

felç

5. Schlag (Strom-):

elektrik çarpması

Schlag ins Wasser

başarısızlıkla sonuçlanan iş

Verlag ISIM eril

Jetlag <-s, -s> [dʒɛtlæg] ISIM m FLUG

zaman farkı şikayetleri

ins ÖN TAKı

ins = in das, in:

Ayrıca bak: in

I . in ÖN TAKı +-e hali (Ort)

-de/-da

-in içinde

in der Ferne

in eurer Mitte

in 2 Jahren

iki yıl içinde

in der Nacht

in diesem Jahr

bu yıl

II . in ÖN TAKı +-i hali (Richtung)

-e/-a

in die Schule gehen

lag FIIL geçişsiz fiil

lag → liegen:

Ayrıca bak: liegen

liegen <lag, gelegen> FIIL geçişsiz fiil

1. liegen:

liegen (Personen)

liegen (Sachen)

2. liegen (sich befinden):

etw liegen lassen (nicht wegnehmen)

bir şeyi yerinde bırakmak

etw liegen lassen (vergessen)

bir şeyi unutmak

die Arbeit liegen lassen

hier liegt ...

... burada

nach dem Hof liegen (Zimmer)

woran liegt das?

bu neden ileri geliyor?

es liegt mir viel daran

buna çok önem veriyorum

so wie die Dinge liegen

durumun göründüğü gibi

das liegt mir (nicht)

bundan hoşlanırım/hiç hoşlanmam

liegen bleiben (Gegenstand)

olduğu yerde kalmak

liegen bleiben (nicht aufstehen)

liegen bleiben (unerledigt bleiben)

sürüncemede kalmak

liegen bleiben (Auto)

Bir kelime, bir kelime grubu veya bir çeviri mi eklemek istiyorsunuz?

Lütfen bize bunu gönderin, geri bildirimiz bizi çok sevindirir!

Sözlükte ara

Almanca

Sayfayı aç Deutsch | Български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe